17 Kasım 2009 Salı

isyanım VAR ulannn

döndü dünya isyanlarım bir devran
tarifsiz tariflerim halim şükran
gelsene hayatım bin hüsran
çekerim silahı yok şakam
sustum susadım salıncakta sallandı serzenişlerim
kaldı içimde olsun direnişlerim yine benim
karakışa kış kış kollektif anımsaması hoş
perspektif durumumuz vahim olmayacak yedek planı hadi edelim aktifff
uzay yolculuğu mu yoksa uçtuğun halı haaa bilmeden kestin birden üzerine bindiğin uzun dalı
durduğum ipte cambazlar ayak titremesiyle durur ya sallar yollanmalı ya da içimde yollar sallanamalı isyanım var ulannnn hadi gelin üzerime saldırırın mahlas red kaldırımlarda kalanları kaldırın vardığım çizgide bir tavşan ve önümde bir kaplumbağa yalan ....tozlanmış hikayelerinizi hadi raflara kaldırın
döndü dünya isyanlarım bir devran
tarifsiz tariflerim halim şükran
gelsene hayatım bin hüsran
çekerim silahı yok şakam
sustu dilim artık içim bir katran
sende bul bir çare hadi bir derman
doğrudur razıdır halime
kalmadı düşlerin ve hatıran

Küs Bana İlham

uykusuz gecelerimin en narin çiçeğisin
gözümün nuru ruhumun gerçeğisin
senden ne kadar uzak dursam boş
karanlık dünyamın tek ateş böceğisin

kah durduk bazen senle özümüzle çatıştık
kah esen yelde bin ahenge karıştık
sen beni çostur ben sana tam gaz hadi
biz onlarla değil kendimize yarıştık
dün olanlar kötü ,kızma ama aman
elimden gelmedi yazamadım inan
şimdi söle hadi sen
içimde yanan ilham
şu an barıştık değilmi '''''!!!!! barıştık!!!!'''

Yoksun... şimdi

son kez dudaklarımda adın tekrarda
tez gel kalmadı yüreğimdeki sevda
kalın bir defter içerisi sözcükler
neden ağlarım nedeni yok hiç sorma

unut demiştin ya unuttum şimdi
kollarım içinde bak sen yoksun şimdi
dindi gözlerimde derinden yaşlar
sevgin karanlığnda kaybolsun şimdi...

11 Kasım 2009 Çarşamba

sus ama k....

SUS
küçük bir çocukken red, büyümek bir kıstasta
yas tutmak pas tutmak haz kasmakta
elimde şimdi kırılmış bir kalbimle dururum
unuttuğum hatıralar umutlarımla yatmakta
söyle şahlar atların ayaklarına mı takılı
böyle laflar kulağımda uzun bir sarkıntı
öyle sarhoşum ki boğaz manzarası gönül
kuruntular beyaz olmuş bedenimi gömdürür
taslaklarıma kuşuçumu gözyaşlarımı doldurdum
ıslaktım ve terkedilmiş bir kafes kurdurdum
gece nöbeti devralırken karabasan
yatsan gözde cin bakış bir terane yatmasan
rengine ya da ahnegine kapılmış bir sevda
darda kalbim odası yokluğun ziyan merda
hayat anlata anlata bitiremedim seni
kaybolduğum bu denizde kurtaramam kendimi
hadi anlat aydınlat ruhumu
huşum bir kafes içinde uçurdum kuşumu
bu terki mağruz harabe turnikesi nezane
tek nefesle son ver yap şu altın vuruşu
son adımda dört duvar imdadımda adım var
hayat çzidiğim resimleri teker teker karalar
yaralar kerme bağlar en derinden inceye
bu bahar kesimleri kış larımı kovalar...
sus gözlerimin içine bak
belki ağlamakla geçer kışlar
sus duyularım la kör batak
düzenlenir içimde cehenneme yarışlar
rıhtıma bakar gemi içinde gerçeklerim
elimde bahar çiçeklerim umut gözyaşlarım vardı
zevk de bir hoş aldı yüreğimde
kaybolurken sessizliğim kendi baharında
uykuya daldı
sen sen diye çarpar oldu bu yürek
sensiz sızısı geçmeyecek
en güzel armağan sıcaklığın hissetmek
sanırım bu huşum ölene dek bitmeyecek

gönül defteri, ortası çizik bir hal olmuş
: insan nesli: meçhulünden solmuş
:zaman halsiz düşmüş kötülerle uğraşmaya
:ve bende gidiyorum bendeki beni taşlamaya
red yoruldu anlatmaktan anlamaya çalışan az
haz duyarken üzüntü düştü gamım titrer saz
palazım gökkuşağım renklerime ayır beni
senle içim bir ateş sensiz dünyam ayaz
ateşime körükle gel yüreğimin sade süsü
hayaline aşk ettiğim bu ömrümün törpüsü
ateş cenkte ölmek dudakların son sözü
bana sensiz bu sevdam kanlı mezar örtüsü
sus gözlerimin içine bak
belki ağlamakla geçer kışlar
sus duyularım la kör batak
düzenlenir içimde cehenneme yarışlar

5 Kasım 2009 Perşembe

isyaname

ellerime bağlı kaderim şimdi bir köşede durur senden çok uzaktayımm
hüzünüme hep kahrederim işte buradayım son duraktayım
hiç üzülme güzelim ben içimde hallederim
dilimle isyandayım
çizildiğim her tablo hatırası sen den özün yansır aynama kalmadı sonra izi kayboldu engin çizgi binbir gökkuşağı ve ezgi
sen nerde kalsan içinde bir uhte bir boşluk var içimde akse uyan duyduğum sesler kırıntılar
vücudum bir deniz tuzlarım ben de kalmadı tozlarım arkamda beni itekler hayaller ve gerçekler
sözlerim kulaklarımı gıdıklar ileriye atar bir adım daha ayakalarım ve senn hoşgördüm benden çıkardığın sevgilere bi başka senye görüşmek üzere kumandanı olduğum bu gemi alaborada sensizlikte kulaç atarken sahile ulaştığımda elimde kalan son umutlarım ve haykırışlarım unutuldum ama unutmadımm
ellerime bağlı kaderim şimdi bir köşede senden durur çok uzaktayımm
hüzünüme hep kahrederim işte buradayım son duraktayım
hiç üzülme güzelim ben içimde hallederim
dilimle isyandayım